22 Kasım Cumartesi Oyunları

“Bazı ışıklar ısıtmak için değil, çağırmak için yanar.” Kuzeyin unutulmuş dağlarında, fırtına bir kez başladı mı günlerce dinmez. Yollar donar, izler kaybolur, yalnız rüzgâr kalır. Böyle bir gecede, karın ve sisin içinden birkaç soluk ışık görünür — bir köy. Dumanı tüten bacalar, sıcak bir ocak, kapıda gülümseyen yüzler… Yolculara barınak, açlara ekmek, donmuşlara umut sunar bu yer. Ama kimi köylerin sırrı, duvardaki gölgeler kadar uzundur. Her gülümsemenin ardında bir sessizlik, her duasında gizli bir korku vardır. Çünkü bu köyde ateş hiç sönmez; her gece birileri onun başında diz çöker, ve karanlık, aç gözlerle izler. Kaderin yolları sizi buraya getirdi. Şimdi fırtınadan kurtulmakla lanetin içine girmek arasındaki çizgi, bir nefes kadar ince. Bu gece, karda yalnız yankılanan bir dua duyulacak. Ve sabah olduğunda, kimse aynı kişi olmayacak. Oyun korku-gerilim temalı olacak olup karakter kağıtları hazır verilecektir.

1879... Uzun ve yorucu bir günün ardından Colorado'nun ücra bir kasabasında mola veren bir at arabasının yolcularının tek istediği rahat bir gece geçirmektir. Barda biraz içki içecek, belki hafifmeşrep hanımlarla biraz findirdeşecek ve arabanın konforsuz koltuklarında ağrıyan vücutlarını nispeten rahat bir yatakta dinlendireceklerdir... En azından öyle olmasını ummaktadırlar...

forth arrondor a gelen bir yardım isteği sonrasında görevlendirilen bir maceracı gurubusunuz aldığınız tek bilgi denizfenerindeki büyünün enerjisinin bittiği ve peri bataryasına ihtiyacı olduğu bundan dolayı küçük bir gemiyle fenerin olduğu adaya doğru yolculuğa çıkıyorsunuz

Ocak 1951. Hepiniz Las Vegas'ta mafya patronu olan Bay Pickett için çalışan suçlular ve dolandırıcılarsınız. Sahara Casino'da çalışarak operasyonların sorunsuz yürüdüğünden, nüfuzlu misafirlerin istedikleri her şeyi aldığından ve kumarhaneyi dolandırmaya çalışanların hak ettikleri cezayı aldığından emin oluyorsunuz. Las Vegas, açgözlülük ve kumarın, büyük kazanma hayallerinin ve arzularının şehri. Hepiniz hayatın size verdiklerinden daha fazlasını hak ettiğinizi düşündünüz ve patronunuzu kandırmaya, biraz para çalmaya çalıştınız. Bu kusursuz bir plan olmalıydı, ama yakalandınız, saldırıya uğradınız ve gecenin karanlığına sürüklendiniz. Sadece siz değil, sevdikleriniz de onun merhametine kalmış durumda. Tek umudunuz, size kendinizi kanıtlamak için son bir şans vermesi. "Hepiniz beni sırtımdan vurdunuz. Bir kurşundan fazlasını hak etmiyorsunuz. Ancak potansiyel taşıyan kaynakları boşa harcamaktan nefret ediyorum. Bu yüzden size kendinizi affettirme şansı vereceğim. Los Angeles'ta bir ressam var, Christian Starker. Onu bana getireceksiniz. Olağanüstü bir yeteneği var. Bazıları bunun bu dünyaya ait olmadığını söylüyor, enteresan bi adam kısaca. Onunla bir görüşme ayarladım, ve benim temsilcilerim olarak siz gideceksiniz. Bay Starker ile buluşacaksınız ve bana getireceksiniz. Direnebilir ya da peşinde başkaları olabilir. Tuhaf şeyler görebilir ya da yaşayabilirsiniz. Bunların hiçbir önemi yok. Onsuz geri dönmeyi yada kaçmayı aklınızdan geçirmeyin, sevdiklerinizin aciz ve kısa zamanlarının sonlarına erkenden varmalarını istemezsiniz." Kağıt ve kalem getirmeniz yeterlidir, zarlar ve karakter kağıtları oyundan önce verilecektir.

Tren yollarinin yeni yeni gelismekte oldugu Amerika kitasinda altin arayan madenciler, yeni yerlesimler kuran beyaz Avrupalilar, yerliler, köleler, Çinliler, ve dahasi. Sizde bir silahsor, kumarbaz, kara buyucu, saman, yada kirli bir kanun adami misiniz? Hemen bir sandalye cek ve otur.

Fırtınaışığı’na Doğru Bir Yolculuğa Çık! Cosmere RPG’nin bu heyecan verici giriş macerasıyla Fırtınaışığı Arşivi (the Stormlight Archive) dünyasına adım at. Roshar’ın harikalarını ve tehlikelerini keşfet — devasa fırtınaların paramparça düzlükleri dövdüğü, sprenlerin insanların arasında görünmeden dolaştığı ve Işıyanlar’ın kadim gücünün yeniden uyanmaya başladığı bir diyar. Hikâyen sıradan gezginler olarak çıktığın bir keşif yolculuğuyla başlıyor. Basit bir görev gibi görünen bu macera, kısa sürede cesaretini, yaratıcılığını ve yoldaşlarınla kurduğun bağı sınayan bir serüvene dönüşüyor. Bilinmeyenle yüzleş, kadim sırları açığa çıkar ve seni çok daha büyük bir kaderin eşiğine taşıyacak ilk adımlarını at. İster Brandon Sanderson’ın evrenine uzun zamandır hayran ol, ister Cosmere’i ilk kez keşfediyor ol — bu macera, seni destansı hikâyelere, ahlaki seçimlere ve Işıyan güçlerin ihtişamına açılan bir kapıya götürecek. Uyarı: Bu macera, Fırtınaışığı Arşivi evreninde geçmekte olup kitapların ana olayları hakkında spoiler içermez, ancak dünyaya dair bazı kavramları önceden öğrenmenize neden olabilir.

Hayat ve Zarlar Bir grup maceracının yolculuğunda karşılarına çıkan bir gizemli tehlikeli bir büyücünün hediyesi ile yolculukları kaotik bir hal alır. Büyücü onlara birbirine bağlı iki zar verir. Toplamda üstünde 100 sayı ihtimali olan bu zarı ise bu gruba bağlar. Eğer o gün içinde zar atılmaz ise kader en kötü 10. Senaryoyu gerçekletirir. Belki karşılarında bir meteor, belki de tatlı ufak katil bir tavşancık. Kader ne getirir bilemezler ve bu büyücünün üstlerine bıraktıkları bu lanet veya ödül eşyasından kurtulabilrcekler mi? Karakterler oyuncularla hazırlanacaktır. Ve hikaye karakter geçmişlerine göre değişiklik gösterecektir.

Maceracılar Loncası'nın tahtasında asılı bir ilan dikkatinizi çekiyor: "Maceracılar Aranıyor - Simyacı Savier'e başvurun" İlan, nadir bir bitkinin toplanması için deneyimli maceracılara ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor. Gece Menekşesi - derin mor rengiyle bilinen, son derece nadir bulunan bir çiçek. Simyacılar ve iksir yapımcıları bu bitkiye büyük değer veriyor ancak bulunması oldukça zor. İlan, cömert bir ödül ve kaliteli iksirler vaat ediyor. Siz, geçiminizi tehlikeli işler yaparak sağlayan bir grup maceracısınız. İlk bakışta bu görev, basit bir toplama işi gibi görünüyor - kahraman olmak için savaşmak zorunda değilsiniz, sadece bir çiçek bulup geri getirmeniz gerekiyor. Ya da belki ilanın arkasında daha fazlası vardır... Yolculuk sizi küçük bir sahil kasabasına götürecek. Orada Savier adlı bir simyacı sizi bekliyor olacak. Görevin tam detaylarını ancak onunla buluştuğunuzda öğreneceksiniz.

Uzak diyarlardan gelen maceracılar, ustaları Fadil Nightfallow’un emriyle, yıllar önce Hak Mızrağı Birliği’ne ihanet eden eski müttefiklerini durdurmak için çölün derinliklerine doğru yola çıkar. Eski dostları, kadim ve tehlikeli bir ritüeli tamamlamak üzeredir. Ancak yolculuk ilerledikçe karşılaştıkları olaylar, inandıkları her şeyi sorgulamalarına neden olur. Birlik içinde yükselmeye hevesli genç maceracılardan oluşan bu grup, yalnızca çölün fiziksel zorluklarıyla değil, kendi zihinlerinin ve inançlarının sınavıyla da yüzleşecektir. Önlerinde tehlikelerle dolu bir yol ve kaçınılmaz bir hesaplaşma vardır…

Xenatorium isimli bu dünyanın, Al Toprak kıtasında yüz yıllardır süren savaşların, kıyımların hem yaşandığı hem de sona erdirildiği Sulh Safağı geçinde tekrardan bir savaşın tohumları ekilmekte, geçenlerin bir daha geri gelmediği, ticaretin zayıfladığı kulaklara çalınmakta, ve her hikayede olduğu gibi yine bu durumu çözmek bahtı kara maceracıların elinde!

Daedalus Robotik Laboratuvarı, personelin rastlantısal bir olay sonucu ölümcül biçimde zarar görmesinin ardından karantinaya alındı. Olayla ilgili raporlar, sahada bulunan ve şu anda “Eser 21” (Artifact 21) olarak sınıflandırılan bir iş aracına dikkat çekiyor. Daedalus Robotik Laboratuvarı’nın ana şirketi Jensen-Hung, sektördeki kendi kendine motive olmuş serbest çalışanlara çekici bir fırsat sunmaktan heyecan duyuyor! Geçici Bakım Ekibi üyesi olarak görevlendirilen sözleşmeli personel, analiz amacıyla Eser 21’i geri getirmekle yükümlüdür. Dikkatli olunması tavsiye edilir; gizlilik zorunludur.

“DUYDUK DUYMADIK DEMEYİN! ATEŞ FESTİVALİ GELİYOOOR! İÇKİ USTALARI, DİKKAT! YARIŞMAYA KAYIT İÇİN SON BİR GÜÜÜN! Bal mı koyarsın, tarçın mı basarsın? Tadı damakta bırakan, kazanır bu yarışı! En güzel içki, ATEŞ KUPASI'nı alır! Kocakarı tarifleri, büyülü karışımlar, sır gibi reçeteler... Hepsini getirin! Jüri bekliyor… Adını yazdır! Onur senin, alkış senin, efsane senin olsun! İLK IŞIK İLE KAYITLAR BİTER, İLK KAR TANESİ İLE ŞÖLEN! İmparatorluktaki tüm içki ustaları Barmenlerin Savaşı'nda kapışıyor!” Küçük çığırtkanınız sokaklarda sesini inletirken, yolculuğunuzun son hazırlıklarınızı bir daha kontrol ediyordunuz. Yarışma yakındı ve her şey hazırdı. Eh, neredeyse her şey. Tek bir malzeme kalmıştı, yarışmaya uygun mükemmel içkinize yardımcı olacak. Sizi birinciliğe taşıyacak. Ancak deniyor ki, bu malzeme, batıdaki koca dağın zirvelerinde bulunuyor. Eh, denemeden bilemezsiniz… Senede bir yapılır, kazanan tarihe geçer. Ateş Festivali sonuçta bu, çocuk oyunu değil. Derin bir nefes alıp, masadan kalkıyorsunuz. Bakalım, kazanabilecek misiniz? Yoksa Barmenlerin Savaşı’nda adınız tarihin tozlu sayfalarında kayıp mı olacak? D&D 5e (2014) sisteminde 6 level karakterler olarak oynanacak. Hazır karakterlerim var, ancak olur da kendi karakterinizle gelmek isterseniz benimle iletişime geçebilirsiniz. insta @taht_varisi

"Derinlerdeki Yankılar"Ark şehrinin altındaki unutulmuş harabelerde geçen bir keşif ve gizem senaryosudur. Oyuncular, Zindancılar Loncası'nın tecrübeli bir ekibi olarak, loncanın efsanevi ismi Tibor Dubok tarafından özel bir görev için çağrılırlar. Görevleri, Akademi'nin arşivlerinde keşfedilen Kayıp Tapınağa ulaşabilecek, daha önce kimsenin ayak basmadığı yeni bir tünel rotasını araştırmaktır. Bu yolculuk onları önce, Ark'ın unutulmuş tarihinin kanlı bir dönemine ait olan Baron Volkov'un lanetli Kalesi'ne, ardından da kalenin ardındaki tekinsiz mağara sisteminin derinliklerinde yatan Kayıp Tapınağa götürecektir. Maceracıların ana amacı bu yeni rotayı haritalamak, yol boyunca buldukları tüm kayıt ve parşömenleri toplamak ve en önemlisi, Akademi'nin kataloglarında kayıp olarak işaretlenmiş iki özel emanetin izini sürmektir: Volkov Kan Kılıcı ve Gözyaşı Taşı.. Ancak unutmamalıdırlar ki, Ark'ın altında sadece hazineler değil, şehrin neden unuttuğunu hatırlatan sebepler de yatar...

Kadim Şehir Ark, kendi külleri üzerine kat kat inşa edilmiş görkemli bir taş yığını… Yüksek Meclis’in rahipleri, şehrin her bir karışını demir bir iradeyle kontrol eder. Ama bu, sadece yüzeyin hikayesidir. Bu cilalı taşların altında bambaşka bir dünya vardır: ışığın öldüğü yer, Alt Şehir. Siz, bu şehirde bir sonraki günü görmeye çalışan bir grup maceracısınız. Hayatınızı değiştirecek iş, bir lonca panosundan değil, isli bir hanın ortasında masanıza atlayan siyah, küçük bir kediden geliyor. Şehrin kaderini sarsma potansiyeli olan, korkunç güçte bir parşömen yanlış ellere düştü; Alt Şehir’in kralı, suç baronu “Demir Çene” Volnir’in ellerine. Parşömenin mührünü kırmaları ve tüm şehrin felakete sürüklenmesi an meselesi. Alt şehirde dostunuzu ve düşmanınızı iyi ayırt etmeli, kendinizden başkasına güvenmemelisiniz. Zaman daralıyor. Şehrin haberi bile olmadığı bir felaketi durdurmak ve belki de bu işten zengin olarak çıkmak size kalmış. Oyun Türü: Macera/Gizem

Shiruku (İpek) Festivali, her yıl Rokugan’ın dört bir yanından gelen şairleri, zanaatkarları, diplomatları ve samurayları bir araya getiren büyük bir etkinliktir. Bu yıl festival, geleneksel gösterilerin ve yarışmaların yanında önemli bir hukuk görüşmesine de ev sahipliği yapacaktır. Crane Klanı, 600 yıl içinde üç kez yaşanan kıtlık dönemlerinde Tsukika Kasabası’na erzak yardımı yaptığını kayıtlarla sunarak, kasabanın bakım yükümlülüğünü fiilen yerine getiren tarafın kendileri olduğunu belirtmiştir. İmparatorluk yasalarında geçen “bölgenin halkını besleme sorumluluğu bölgenin daimyosuna aittir” maddesine dayanarak, bu yükümlülüğün Scorpion daimyosu tarafından yerine getirilemediğini ve Tsukika’nın idari ve mülki sahipliğinin Crane’e devredilmesi gerektiğini ileri sürmektedir. Scorpion Klanı, Tsukika’nın kendi toprakları olduğunu, geçmişte alınan yardımların diplomatik ilişkiler ve komşuluk gereği kabul edildiğini, bunun toprak devri için bir gerekçe oluşturamayacağını ifade etmektedir. Festival süresince düzenlenecek bu açık oturumda, her iki tarafın arşivleri ve kayıtları paylaşılacak; Crane ve Scorpion temsilcileri görüşlerini dile getirecek; diğer klanlardan gelen konuk temsilciler de söz alarak yorumlarını, değerlendirmelerini ve önerilerini sunabileceklerdir. Diplomatik temaslar, şiir oturumları, çay seremonileri ve çeşitli festival etkinlikleri sırasında yapılan sohbetler de bu mesele üzerinde dolaylı etkiye sahip olabilecektir. Shiruku Festivali’nin sonunda, Tsukika Kasabası’nın statüsü hakkında festival boyunca gerçekleşen açık tartışmalar, sunulan belgeler ve temsilcilerin görüşleri doğrultusunda bir kanaat oluşacaktır. Oyuncular olarak Rokugan'ın büyük klanlarının temsilcisiolan samurayları oynayacak, festivalin tadını çıkarabilecek ve bu tarihi olaya tanıklık edeceksiniz.

Etheril Diyar'ın kalbinde, tarihin tozlu sayfalarında kaybolmuş uygarlıkların sığındığı Parlak Şehir denilen bir yer vardır. Toplumları bir araya getiren bu devasa kristal şehir, portallar ile bağladığı toplumlara umut olur ve bir çok kahraman için keşfedilecek yeni diyarlar ve yeni maceralar sunar. Bu one-shot hikayede kahramanlar çölün ortasındaki şehir San Citlán'a yolculuk yapacak, haydutlarla kapışacak ve gece çöktüğünde Ölüler Bayramı'nı hayaletlerle kutlayacaklar. Ama kahramanlarımızın bilmediği bir şey var: Ölümcül bir lanetin onlara ölülerden bile yakın olduğu gerçeği...

Tanrı? Tersine Evrim?... Nedeni bilinmese de sonuç belli: İnsan ömrü yarıya düştü. En yaşlı insanın 35 yaşında olduğu Dünya’da 3,5 milyar nüfus kaybıyla işler çığırından çıktı. Her alanı yapay zeka ele geçirmiş, insana sadece robotların bakımını yapmak kalmış olsa da 3.5 milyar insanla bunları gerçekleştirmekten aciz duruma düşmüştü. En son ise Yeraltı Dünyası tekrar günyüzüne çıktı. İşvereninin belli olmadığı işler önce komisyonculara oradan da gölgelerde yaşayan insanlara ulaşıyordu. Gölgelerde hayatını sürdüren sizlerin ise dikkatini bir kontrat çekti: Ayşe Tatile Çıksın. (sistem fate olsa da sistemsize benzer bir oyun olacaktır!)

Kıyamet, artık bir başlangıçtır. Virüsün çürümüş nefesiyle medeniyetin külleri karıştığı günden beri, "The Sun-Hold" kampımızda hayatta kalmak her geçen gün zorlaşıyor. Liderimiz Kaptan Elias Thorne'un gözlerinde tükenen erzaklarımızın soğuk gerçeği yazılı. Dün acil tıbbi malzeme için yollanan keşif ekibimizden haber yok. Onlar yoksa, biz de yokuz. Göreviniz basit: Hastaneye ulaş, malzemeyi al ve kayıp yoldaşlarının izini bul. Bu, kampın son şansı. Şehrin kalbine çökmüş, devasa ve boş gövdesiyle sizi karşılayan hastane binası... Kaybolan ekibin izleri burada son buluyor.

Lumeria, galaksinin şanlı devleti sessizliğe gömülmüştü — ama bu sessizlik, barışın değil yaklaşan fırtınaların sessiz nefesiydi. Bir çağın sesi, bir liderin ölümüyle sustu. Ulusal kahraman Gagakıran artık yıldızların arasındaydı. Hem zaferin hem barışın hem de eşitliğin Lumeria’daki yegâne sembolü yok olmuştu. Onunla birlikte huzur da sönüp gitti. Yüce Maraşel ve Lumeria’nın daimî yöneticisi Methius Tedius Maximus, Gagakıran’ı ulusal bir kahraman olarak başkent mozolesine defnetmek isterken; kendi halkı, yani Avionların büyükleri, ataların törenini ve kadim ayinlerini uygulamakta ısrarcıydı. Basit bir defin tartışması kısa sürede imparatorluk çapında bir kıvılcıma dönüştü ve o kıvılcım yıldızları tutuşturdu. Ekonomi çöktü, açlık yükseldi. Gagakıran, ölümünde bile halkı birleştiren bir sembole dönüştü; fakat Yüce Maraşel, otoritesine yönelen her gölgeyi hainlik olarak görüyordu. Ve bu kargaşanın içinde, gölgeler hareket etmeye başladı. Kimi intikam peşindeydi, kimi güç; yenilmişler ve hainler, kendi planlarını gizlice örüyordu. Her biri bu kaostan pay almak, galaksiye kendi iradelerini yansıtmak istiyordu. hangisinin yankısının galaksiyi sarsacağıysa yakında belli olacaktı

“Ekim gene geldi. Güz yağmurları başlamamıştı bile, ama ben yıllardan sonra ilk defa aşık oldum. 8887' Ekiminin 0. gününde." -Kafası Karışık Bir Delikanlı 7 Tehlikeli Kılıç Ustası, hepsi heretik. Kutsala saygıları yok, yaşama yok. Güç hırsları onları yağmaya ve istilaya, kuşatmaya ve alıkoymaya, yakmaya ve yıkmaya itti. Eylül'ün son gününde Altınaçak Bahçelerine girdiler. Ekimin 1. Gününde o bahçelerden bir daha çıkamadılar. Ekimin 0. Gününde orada ne yaşandı? Beraber 19 Ekim'de öğreneceğiz. **Mekadracon Evreni hakkında detaylı bilgi oyun öncesi paylaşılacaktır. *Lancer sistemini inceleyebilirsiniz.

The Foresaken Legion The Red Cape sabah uykusundan uyandığında gece olacakların huzursuzluğunu hissediyordu. Belki onları çağırmak için kendilerine Star Seekers diyen bir grup şarlatana fazla güvenmişti. Ama Montreal şehrinde senelerce hüküm sürmüş bu kokuşmuş bedensizin artık çıktığı yere dönmesi gerekiyordu. Hizmetkarlarına cesetleri getirmesini emretti. Suratlarına baktı, yeni yaşamlarının nasıl olacağını hayal etti. Bedenlerinin cehennem soğukluğunda örülmüş ruhlara ne kadar küçük geleceğini düşündü. Neyse ki günün sonunda onlar da sadece alacakaranlığı yok etmek için seçilmiş bir zerre aydınlıktı. Cehennem karanlık kadar soğuktu, en azından cennetin sıcaklığında biraz dinleneceklerdi. Sonrasını zaten biliyorsunuz, sonsuz kısır bir döngü. Hikayemiz 1995 yılında Montreal'e çağrılmış 4 demon'ın şehir ve kendileriyle olan mücadelesini ele alacak. Oyun gidişata göre hasas temalar ve sahneler içerebilir ama sizlerle ortak sınırlar belirleriz. Yeni bedenlerinize şimdiden hoş geldiniz, unuttuğunuz cennetinizin tadını çıkarın!

Glamour sönerken şehirde, biz gölgelerden geçeriz, Unseelie çağırır uzaktan: “Kim olduğunu seçeriz.” Kith’ler uyanır gecede, Mask kırılır bir anda, Hayatta kalmak demektir: hem rüyada hem kanda. Sıradanlar uyur sığ düşte, biz derinlere yol alır, Banality'nin soğuk nefesi Fae yüreğini daraltır. Seelie tutunur onura, karanlıkla çarpışırken, Her adım bir uyanış; kader yeniden pişerken. Chimera sesleri döner rüzgârla, hayal çemberi kurar, Freehold kapıları geceye direnir, masal duvar duvar. Bu dünya dar gelir bize; hem düşüz hem de ateş, Changeling olmak demek: hem lanet hem de güneş. Gel şimdi sahneye; yolun sisli, ruhun zaten mordur, Gerçek bükülür, gölge konuşur, ışık onurundur. Ve unutmadan yürü karanlığa, kalbin ne kadar durudur: Fair Folk çünkü, hayal güzel değilse kudurur!

Gemiler, at arabaları, trenler, karayolu, şimdi de fiberoptik kablolar. Büyütülecek yeni sınırlar, erişilecek yeni ufuklar, uyanacak yeni insanlar. Vahşi batının sınır kasabaları, büyüme arzumuzun karşısında duran doğal hayat yok olmadı, sadece biçim değiştirdi. Silver City, New Mexico da bu kasabalardan biri. Sene 1993 ve fiberoptik kabloların bir sonraki durağı bu eski maden kasabası. Teknokrasi'nin radarından kısmen uzakta kalmayı başarmış bu kasaba ve Ley hatlarının kesişiminde kurulmuş üniversite İnternet'in demokratikleşmesinde rol oynamak için biçilmiş kaftan. Fakat bir sorun var, bölgenin eski sahipleri gelen değişimden haberdar. Üstüne, üniversitenin dekanı kayıp. Telefon hatlarının kasabaya ulaşmasına 3 gün var. Not: Bunun bir convention oyunu olması sebebiyle zamandan kazanmak adına oyunda hazır karakterler kullanılacak.